• Anasayfa
  • Hakkımızda
  • Çalışma Alanları
  • Blog
  • İletişim

SİGORTA SÖZLEŞMESİNİN TARAFLARI

Sigorta sözleşmesinin tarafları sigortacı ve sigorta ettirendir.

Sigortacı;

Sigortacı, sigorta sözleşmesinde, prim karşılığında rizikoyu yüklenen taraftır. Sigortacılık Kanunu m.3’ e göre; Türkiye’de sigortacı olarak faaliyet kuruluşlar, anonim veya kooperatif şeklinde kurulmuş ticari şirketlerdir. Gerçek kişiler ile diğer ticaret şirketleri sigortacı olamaz.

Belirli özellikleri taşıyan bu şirketlerin kuruluş aşamasında Ticaret Bakanlığı’ndan izin alması, faaliyete geçmek için de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan ruhsatname alarak tescil ve ilan ettirme yükümlülüğü vardır

Sigorta şirketleri, sigortacılık işlemlerini yürütürken bizzat kendisi veya şubeleri ile faaliyette bulunabileceği gibi, acenteler ile de bu ilişkilerini yürütebilir. Yabancı sigorta şirketleri de yerli sigorta şirketleri gibi Türkiye’de sigortacılık yapabilir.

TTK.’nin 1401.hükmüne göre, ruhsatsız bir şirket ile onun bu durumunu bilerek yapılan sigorta sözleşmeleri hakkında Türk Borçlar Kanunu’nun kumar ve bahse ilişkin 604. ve 605. maddeleri uygulanır. Ancak Türkiye’de yerleşik olmayan sigorta şirketleriyle kurulan sigorta sözleşmelerinde bu hüküm uygulanmaz.

Sigorta Ettiren;

Sigorta ettiren, prim ödeme karşılığında rizikoyu sigorta şirketine devreden kişidir. Sigorta ettiren, sigorta sözleşmesi ile sözleşmeden doğan borç ve yükümlülükleri üstlenir. Sigorta ettiren açısından mevzuatta sözleşmenin yapılabilmesi için özel bir ehliyet şartı getirilmemiştir. Bu sebeple genel hükümlere göre fiil ehliyeti bulunan kişiler sigorta sözleşmesi yapabilecektir. Sigorta ettiren gerçek kişi veya tüzel kişi olabilir.

Uygulamada genellikle, sigortalı ile sigorta ettiren kişi aynı kişilerdir. Ancak, sigorta ettiren bazen bir başkasının menfaatini güvence altına almak için sigorta sözleşmesi yapabilir. Bu durumlarda, sigorta ettiren sigortalı sıfatını taşımayacaktır.

Sigorta ettiren kişi, poliçede belirlenen rizikolara karşı sigorta yaptırır, buna karşılık prim ödemekle yükümlü hale gelir (TTK m. 1430). Sigortalı ise sigorta sözleşmesi ile belirlenen menfaatleri teminat altına alınan kişidir. Sigorta sözleşmesiyle doğan haklar ve özellikle sigortacının rizikoyu taşımasını talep hakkı, sigorta ettirenin olmasına rağmen, sigorta sözleşmesi kapsamında doğan tazminatı talep hakkı sigortalınındır. Sigorta ettirenin fiil ehliyetine sahip olması gerekirken, sigortalı için böyle bir şart söz konusu değildir.

Hayat sigortalarında rizikonun gerçekleşmesi halinde sigorta bedelinin ödeneceği lehine sözleşme yapılan, sigorta ettiren tarafından tayin edilen üçüncü kişi lehtardır. Lehtar zarar sigortalarındaki sigortalıya benzemektedir.

Sigorta Hukukundan kaynaklanan dava ve işlemlerin takip edilmesi sürecinde hukuki prosedürler çok sıkı bir şekilde işlediğinden dolayı kanunda belirtilmiş olan sürelerin kaçırılmaması ve doğru adımlar atılması bakımından alanında uzman bir avukata danışılması önem arz etmektedir.

Bu site, T.B.B. Reklam Yasağı Yön.’nin 9/1. mad.’deki “Bu Yönetmelik kapsamında olanlar internet dahil, teknolojinin ve bilimin olanak tanıdığı her tür ortamda kendisini ifade etme hakkına sahiptir.” kuralına uygun olarak düzenlenmiş olup, reklam amacı taşımaz.Hukuk Büromuz, bu sitede yayımlanan bilgilerin hatasız veya eksiksiz olduğu konusunda bir garanti vermemektedir. Bu nedenle bilgilerin ne şekilde olursa olsun içeriğinden, iletilmesinden, alınmasından, saklanmasından sorumlu değildir. Verilen bilgiler genel nitelikte olup, bir davanın açılmak istenmesi durumunda, avukata danışılması önerilir; çünkü hukuk, olaya ve duruma göre değişiklik arz eder.

© 2024 Tüm hakları saklıdır. Designed with love <3